Akupunktur Nedir![]() Akupunktur aşırı aktif (hiperaktif) sistemleri sedatize ederek, hipoaktif sistemleri uyararak altta yatan fonksiyonel bozukluğu giderir. Akupunktur terimi Çince’de CHEN-CHIU olarak ifade edilir. Batıda ise Akupunktur kelimesi kullanılır. Akupunktur kelimesi Latince kökenli bir kelime olup, Acus iğne ve Punktura batırma veya delme anlamına gelmektedir. Vücutta bulunan akupunktur noktalarına iğne kullanarak uyarılar vererek tedavi etme şeklidir. Akupunktur tedavisinde kullanılan iğnelerin yapısında herhangi bir tedavi edici farmakolojik ajan veya ilaç bulunmamaktadır. Akupunktur iğneleri altın, gümüş ve çelik olabilmektedir ve günümüzde daha çok tek kullanımlık çelik iğneler kullanılmaktadır. Ayrıca daha çok avrupa ülkelerinde gelişim gösteren kulak akupunkturunda çelik iğnelerin yanında raptiye, asp veya manyetik toplarla oluşturulmuş kulakda kullanılan küçük iğnelerde mevcuttur. Hastaların akupunkturla tedavisinde klasik vücut akupunktur yada kulak akupunkturu kullanılabildiği gibi her iki tedavide aynı seansda birlikte de uygulanabilmektedir. Kullanılan iğnelerin verdiği ağrı hastaların ağrı eşiğine göre değişebilmekte ve sanıldığının aksine hastanın canını çok fazla yakmamaktadır. İğnelerin uygulanışı esnasında uygulanan noktanın etrafında yayılan hafif bir uyuşma hissinin olması ise uygulanan noktanın doğruluğunu teyit etmek açısından da önemli sayılmaktadır. Akupunktur felsefesine göre, insan vücudunda 12 çift ve 2 tek meridyen vardır. Toplam 14 meridyen vardır. Bu meridyenlerin üzerinde yaklaşık 360 adet nokta bulunur. Akupunktur tedavisi uygulanırken bu noktalar kullanılmaktadır. Kullanılacak olan noktaların hangi noktalar olacağı ve kaç adet iğne kullanılacağı yapılan akupunktur muayenesi sonucunda akupunktur hekimince belirlenir ve kullanılan noktalar 5 ile 10 arasında olabilmektedir. Buradaki önemli nokta tedavinin kişiye özgü olmasıdır. Yani aynı hastalıkda dahi kişiler arasında nokta farklılıkları olabilmektedir. Akupunktur iğneleri ise tek kullanımlık steril iğnelerdir. Her seansda yeniden kutusunda açılacak olan yeni iğneler kullanılmaktadır. Bu anlatılanlar daha çok klasik çin vücut akupunkturundaki uyguladığımız kurallardır. Kulak akupunkturunda ise kulakdaki noktaların ve kulağın anatomik yapısına uygun yine tek kullanımlık kulak iğneleri kullanılır. Ayrıca kulak akupunkturunda Agiskop DT denilen cihazla kulaktaki noktaların deteksiyonu ile hastalıklı organ yada sistemle ilgili teşhise yönelik uygulanan bir metod da mevcuttur. Bu işlem esnasında herhangi bir ağrı yada rahatsızlık oluşmaz. Yaklaşık 10-15 dakikalık bir uygulama ile rahatsızlığın nereden kaynaklandığına yönelik ve de tedavinin hangi noktalar üzerinden gidileceğine dair sonuçlar alınarak tedavi planı oluşturulur. Son yıllardaki tıp alanındaki gelişmelerden akupunktur tedaviside nasibini almıştır ve iğneler ile yapılan tedavilerin yanında akupunktur noktasına özel cihazlar yardımıyla elektrik akımı verilerek Elektro Akupunktur ve noktaya lazer ışını vererek Lazer Akupunktur ile de tedaviler yapılmaktadır. Ayrıca yine klasik çin akupunkturunun içinde olan bir uygulama olan noktaya ısı verilerek Moksibustiyo denilen bir yöntemle de akupunktur tedavisi uygulanabilmektedir. Batı Literatüründe AkupunkturBatı kökenli yayınlarda akupressör ve elektrostimülasyonla ağrı tedavilerine 1850 lerden itibaren rastlanır. 1970 lerden beri Batı’da akupunktur konusunda çok sayıda bilimsel araştırma yapılmıştır. Sempatik sinir sistemi, beyin sapı nukleusları, opioidler ve diğer nörotransmiterler, kapı kontrol teorisi gibi birçok kompleks sistem akupunktur etki mekanizmasında yer almaktadır. Akupunktur belli akupunktur noktalarının iğne, elektrostimülatör yada moksa denen bir ısıtma metodu ile stimüle edilmesidir. Akupunktur noktasına bazı ilaçların enjekte edilmesi bazı yazarlarca akupunktura benzetilir. Arı zehiri enjeksiyonunun anti inflamatuvar etkiyi güçlendirdiğine ilişkin hayvan çalışmaları yapılmaktadır. Son yıllarda noktalara laser ışını veya UV ışını ilestimülasyon yapılmaya başlanmıştır. Akupunktur noktaları çoğunlukla serbest sinir uçlarından zengin bölgeler olup, ortalama noktaların %73’ü kasların motor noktaları üzerinde yerleşmiştir ve düşük elektrodermal resistans gösterirler. Noktaların elektrik direncinin düşük olması nokta dedektörlerin çalışma pirensibidir. |
|